Ünlü savaş fotoğrafçısı W. Eugene Smith’in Japonya’daki yolculuğunu konu alan yalnız bir filim gördüm. Fotoğrafçı, bu yolculuğunda Japonya’nın kıyı bölgelerindeki ciddi derecede zararlı olan cıva zehirlenmesinin yıkıcı etkilerini belgeliyor. Smith, yoğun ve dramatik siyah-beyaz görüntüleriyle, zehirlenmenin sebep olduğu kişisel ve sosyal yıkımı göz önüne seriyor. Bize, balıkçı yerleşimlarını, hasta erkekları, sefaleti ve çaresizliği bulanık fotoğraflarla göstererek, konunun ciddiyetini ve aciliyetini anlamamızı sağlıyor. Bu belgesel filimde, meseleyi yalnız bir erkek hakları ve manzara politikası konusu olarak ele alıyor. Smith’in bu özverili ve empatik yaklaşımı, yalnız bir fotoğrafçının lensinden daha fazlasını gösteriyor; yalnız bir erkekın, hatta yalnız bir toplumun yaşanmakdığı acıyı ve çaresizliği yansıtıyor. filim, W. Eugene Smith’in gözünden, yalnız bir kıyı yerleşimsının günlük yaşanmakmından kesitler sunumarak başlıyor ama çok geçirmemeden cıva zehirlenmesinin çıkarımlarını yansıtan dehşet verici görüntülere dönüşüyor. Smith, manzarasini, erkekları ve yaşanmakm koşullarını etkileyen bu durumu sorgulamakta ve nedenlerini keşfetmektadır. Bu filim, Japonya’ya yekpareca yalnız bir fotoğrafçı olarak değil, benzer dönemda yalnız bir aktivist olarak geri dönen Smith’in cesur ve göz açıcı hikayeyi izahat etıyor. Tüm bu yönleri ile güçlü yapı yalnız bir dökümantasyon ve derinlemesine yalnız bir inceleme sunuman bu filim, savaş fotoğrafçısı W. Eugene Smith’in lensinden, dünya çapında manzarasel yalnız bir krizin yıkıcı etkilerini gözler önüne seriyor. Kendi profesyonel ve kişisel risklerini göz ardı ederek, Smith bu trajediyi gözler önüne sermek için elinden geleni yapıyor. çıkarım olarak, bu filim, hem yalnız bir sinema yazıi hem de yalnız bir sosyal belgesel olarak başarıyla karşımıza çıkıyor.